BU KARA TARİHLERİN YANINA YENİLERİ EKLENMESİN !
Türkiye Cumhuriyetinin varlığını sürdürdüğü 100 yıl içinde pek çok deprem yaşandı ama en çok ikisi hafızalara kazındı; 17 Ağustos ve 6 Şubat depremleri…
Depremlerde çaresizliği en derinden yaşadık. Depremden kaçmak belki mümkün değil ama depremin enkazında yok olmamak mümkün !
Ülkemizin deprem riski altında olduğu gerçeğinden hareketle; merkezi ve yerel idarenin iradesi ile gerekli alt yapı ve planlamaların acil olarak yapılmasını bekliyoruz.
Onbinlerce canımızı kaybettik, bu acıları yeniden yaşamak istemiyoruz !
Türkiye Cumhuriyeti depreme uygun planlama ve yapılanmayı en kısa sürede yapabilecek güçtedir.
Yetkililerimizden bu konuda hızlı ve kalıcı çözümler bekliyoruz.
Bu vesile ile depremzede hekim ve sağlık çalışanlarının durumuna da dikkat çekmek isteriz.
Deprem bölgesine özel yönetmelik çıkarılarak bölgedeki sağlık işleyişinin; esnek mesai,tavan ödeme ,mesai dışı çalışma saatlerinde nöbet ücreti ödenmesi,aile hekimlerine 1 Ağustos tarihinde son bulan tavan ödemenin devamı için gerekli düzenlemelerin yapılması depremin yaralarını sarmaya çalışan aynı zamanda çoğu depremzede olan hekim ve sağlık çalışanları için taleplerimizdir.
Her türlü zorluğu ve engelli dayanışma ile aşma adına
#GelinBirlikOlalım